27 Ekim 2012 Cumartesi

Işığın Yansıması ile oluşan gölgeler.

İlk ismini duyduğumda ''bu ne biçim grup ismi arkadaş, belli neden tutmadığı'' dediğim bir gruptur ışığın yansıması. Hafızam beni yanıltmıyor ise -ki kolay kolay yanıltmaz- 2011 in ocak aynın 21. gününde zihni müzikte boş boş plaklara baktığım bir gün çok alakasız şekilde kasetini bulduğum bir grup -daha sonraları cd de bulundu elbet. O gün bulduğum albüm grubun 1997 tarihli birdenbire isimli albümü, kalan müzik etiketi ile çıkmış -kalan, ada ve seyhan olmasa ne dinlerdim diye düşünüyorum bazen- bir albüm, bütün şarkılar aslında şiir zaten albüme ismini veren birdenbire de orhan veli kanık'ın garip dönemi şiirlerinden birisi. Neyse efendim şarkıyı dinliyoruz, vokalde murat durmaz var. murat hoca o müthiş sesi ile ses veriyor orhan velinin dizelerine: ''her şey birdenbire oldu yollar, kırlar, kediler birdenbire...'' tam o esnada gözüme 2010 yılının eylül ayında elime geçen bir ayraç takılıyor -tam o an takılmasa da ben takılmış gibi düşünüyorum diyelim- ayraçta tom robbins'in bir aforizması/sözü mevcut, diyor ki tom abi: ''mükemmel aşkı yaratmak yerine, vaktimizi mükemmel aşıkla arayarak heba ettik''. Tabi insan düşünemiyor bazen, ayrıtına varamıyor. Ancak sanki ikisi de aynı anda olabilirmiş gibi, saniyeler içinde aşıklar bulunabilir, aşklar da yaratılabilir. Yine de ben seçimimi orhan veli kanık ve murat durmaz olarak yapacağım, hem belki herakleitosu da hatırlamış oluruz, her şey değişiyor ve her şey birdenbire değişiyor, birdenbire eskiyor ve yenileniyor. 2010 yılında alınan bir ayraç, 2011 yılında bulunan bir albüm ve 1940ların sonunda yazılan bir şiir elbette aynı ortamda bulunabilir, bulunmazsa bir sorun vardır.